Dokuzuncu Hariciye Koğuş - Peyami SAFA

Dokuzuncu Hariciye Koğuş - Peyami SAFA

KİTABIN KONUSU:

Romanın kahramanı, dokuz yaşından beri hastadır. Bu hastalık onda derin bir üzüntü yaratmıştır. Olaylar bu çerçevede gelişir.

KİTABIN ÖZETİ: 

Romanın kahramanı çok küçük yaştan beri çektiği hastalık dolayısıyla gitmiş olduğu hastahaneden bitkin bir şekilde ayrılır. Doktor, dizindeki hastalığın bacağının kırılmasına sebep olacağını bildirmiştir. İstanbul’un kenar mahallelerinden birinde annesiyle yalnız oturmaktadır. Annesine bu haberi pek vermek istemez; fakat başka çaresi yoktur. Annesini üzmek istemediğinden hastalığının gerçek durumunu ondan saklar.

Ertesi gün uzaktan akrabaları olan Paşa’ya Erenköy’e gider. Çocukluğundan beri arkadaş oldukları Paşa’nın kızı Nüzhet ile aralarında bir yakınlık vardır. Doktor Ragıp adında bir doktor Nüzhet ile evlenmek istemektedir. Bu evliliğe yalnız yengesi taraftardır. Kendisi ise Nüzhet’in otuz beş yaşındaki bir insanla anlaşamayacağını düşünmektedir.

Yengesi Nüzhet ile aralarını açmak için bir çare bulmuştur. Hasta gencin hastalığının bulaşıcı olması söz konusudur. Yengesinin bu davranışı onu çok etkiler ve bu sebeble köşkten ayrılmaya karar verir. Bu arada annesi de köşke gelir. Doktor Ragıp’ın da davette bir akşam Paşa’nın siyasi görüşlerine karşı çıkmıştır. Bu olay Paşa ile aralarını açmıştır. Sonunda dönecekleri gün gelir. Annesiyle birlikte köşktekilere veda ederler.

Hastalığı zamanla daha kötü bir hal almıştır. Ameliyat yapılması şart olmuştur. Hastalığın ciğer veremine dönüşmesi mümkün olduğundan bacağının tümüyle kesilmesi ihtimali mevcuttur. 

Ameliyat edilmek üzere 9. Hariciye koğuşuna yatırılır. Bacağı kesilmekten kurtulmuş sadece biraz kısalmıştır. Bu arada Paşa felç olmuş, kendisini son bir defa görmek istemiştir. Doktor Ragıp ile Nüzhet nikahlanmak üzeredir. Yapılan pansumanlardan sonra hastahaneden çıkacağı gün gelmiştir.

Günlerce yattığı bu odada kendisinden sonra da birilerinin kalacağını, inleyeceğini şimdiden bilmektedir.

KİTABIN ANA FİKRİ: 

Bize acı veren olaylardan kaçmak yerine o olaylarla yüzleşmemiz gerekir.Ancak bu şekilde bu acılardan kurtulabiliriz.

KİTAPDAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:

Hasta çocuk: Uzun süreden beri çektiği hastalığının ruhunda uyandırdığı buhranlar içinde ve dolayısıyla bedbaht, aşırı derecede kuruntulu, hassas 15 yaşında olmasına rağmen 40-50 yaşlarındaki insanların sahip ciddi bir genç. Çok okuyor ve çok düşünüyor.

Nüzhet: Varlıklı bir ailenin 19 yaşındaki tek evladı. Ailesi, özellikle babası tarafından şımartılmış, zeki bir genç kız. Çocukluktan bir türlü kurtulamamıştır.

Doktor Ragıp: Uzun boylu, yakışıklı, sıhhatli, kendine güvenen bir insan. Dış görünümünün mükemmelliğine rağmen iç dünyası basit bir genç.

KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER:

Kitapta, yazar, sık sık tezatlara yer vermekle beraber okuyucuya gerçekçi tavsiyelerde bulunmuştur. Bir gencin başından geçen olaylarla romana sürükleyici bir hava katmıştır.

KİTABIN YAZARI HAKKINDA BİLGİ:

PEYAMİ SAFA, 1899’da İstanbul’da doğdu. Dedesi Mehmet Behçet efendi ve babası İsmail Safa bey şairdiler. Annesi de eğitimli bir aileden gelen Server Bedia hanımdı. Dönemin baskıcı rejiminin gadrine uğrayan babası Sivas’ta sürgündeyken öldüğünde henüz iki yaşında olan Safa, çocukluğunu ve gençlik yıllarını hastalıklarla boğuşarak geçirdi, öğrenimini kendi kendine ilerletti ve yine kendi çabasıyla Fransızca öğrendi. Bir süre öğretmenlik yaptıktan sonra, I.Dünya savaşının ardından gazeteciliğe başladı. “Yirminci Asır”, “Son Telgraf”, “Tercüman-ı Hakikat”, “Tan” ve “Cumhuriyet” gazetelerinde çalıştı. 1961 yılında beyin kanaması sonucu öldüğünde, “Son Havadis” gazetesi başyazarıydı. 

ESERLERİ:

  • Gençliğimiz (1922), 
  • Şimşek (1923), 
  • Sözde Kızlar (1923), 
  • Mahşer (1924), 
  • Bir Akşamdı (1924), 
  • Süngülerin Gölgesinde (1924), 
  • Bir Genç Kız Kalbinin Cürmü (1925), 
  • Canan (1925), 
  • Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1930), 
  • Fatih-Harbiye (1931), 
  • Atilla (1931), 
  • Bir Tereddüdün Romanı (1933), 
  • Matmazel Noralya'nın Koltuğu (1949), 
  • Yalnızız (1951), 
  • Biz İnsanlar (1959). 

Hikâyeleri: 

  • Hikâyeler (Halil Açıkgöz derledi, 1980). 

Oyun

  • Gün Doğuyor (1932). 

İnceleme- denemeleri: 

  • Türk İnkılâbına Bakışlar (1938), 
  • Büyük Avrupa Anketi (1938), 
  • Felsefî Buhran (1939), 
  • Millet ve İnsan (1943), 
  • Mahutlar (1959), 
  • Mistisizm (1961), 
  • Nasyonalizm (1961), 
  • Sosyalizm (1961), 
  • Doğu-Batı Sentezi (1963), 
  • Sanat- Edebiyat-Tenkid (1970), 
  • Osmanlıca-Türkçe- Uydurmaca (1970), 
  • Sosyalizm-Marksizim- Komünizm (1971), 
  • Din-İnkılâp-İrtica (1971), 
  • Kadın-Aşk-Aile (1973), 
  • Yazarlar-Sanatçılar- Meşhurlar (1976), 
  • Eğitim-Gençlik-Üniversite (1976), 
  • 20. Asır- Avrupa ve Biz (1976). 

Ders Kitapları: 

  • Cumhuriyet Mekteplerine Millet Alfabesi (1929), 
  • Cumhuriyet Mekteplerine Alfabe (1929), 
  • Cumhuriyet Mekteplerine Kıraat (I-IV, 1929), 
  • Yeni Talebe Mektupları (1930), 
  • Büyük Mektup Nümuneleri (1932), 
  • Türk Grameri (1941), Dil Bilgisi (1942), 
  • Fransız Grameri (1942), 
  • Türkçe İzahlı Fransız Grameri (1948).




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Anamın Kitabı - Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU

ŞİZOFRENİ YALNIZ OYNANMAZ - Rahmi Vidinlioğlu

ESKİ HASTALIK - REŞAT NURİ GÜNTEKİN