XIII. -XVI YÜZYIL TÜRK EDEBİYATI
XIII. -XVI YÜZYIL TÜRK EDEBİYATI
Genel Özellikleri:
a) Bu dönemde Büyük Selçuklu, Anadolu Selçuklu devletleri ile Beyliklerin hüküm sürdüğü bir dönemdir.
b) Dinî-tasavvufî yanı ağır basan bir dönemdir.Yesevîlik, Bektaşîlik, Mevlevîlik gibi tarikatlerin kurulma ve yayılma çabaları gözlenir.
c) Oğuzca ile yazılan eserlerin dili Arap ve Fars etkilerine uzak olmasa da yalın bir dildir. Özellikle tasavvufî eserlerde bu yalınlık daha belirgindir. Yunus Emre’ni şiirlerinde olduğu gibi.
YÛNUS EMRE:
1240-1320 tarihleri arasında yaşadığı rivayet edilir. Yûnus’un eserleri “Risâletü’n-Nushiyye” adlı didaktik nitelikteki küçük bin mesnevi ile ilâhîlerini toplayan divânıdır. 1307-1308’de yazdığı Risâletü’nNushiyye’nin 13 beyti fâilâtün, fâilâtün, fâilün; 573 beyti mefâilün, mefâilün, feûlün vezniyle yazılmıştır.
Eser, ruh ve nefis, kanaat, öfke, sabır, cimrilik ve akıl bölümlerini içermektedir. Divanında ise üç yüz kadar şiir vardır. Büyük çoğunluğu hece ölçüsüyle söylenmiştir. Altmış kadar aruz ölçülü şiiri vardır. Hece ölçüsünde 8+8’liği tercih etmiştir. Şekil olarak genellikle “gazel-kaside” şeklini kullanmıştır.
Bunlar çok defa “musammat (mısra ortaları kafiyeli)” tarzında dır. Bir tasavvuf şairi olan Emre, “vahdet-i vücûd” (varlığın birliği=panteizm) felsefesini işlemiştir. Şair son derece coşkun, içli, lirik şiirler meydana getirmiştir. 5 Kullandığı dil, yalın, açık ve akıcıdır.
Şiirlerinde Arapça ve Farsça kelimeler olmakla birlikte eserlerin bütünü içinde sayıca önemi azdır. İlim ilim bilmekdür ilim kendün bilmekdür6 Bilim bilgi bilmektir, bilim kendini bilmektir Sen kendüni bilmezsin yâ nice okımakdur Sen kendini bilmezsin, bu nasıl okumaktır?
Okumakdan ma’nâ ne kişi Hakk’ı bilmekdür Okumakatan amaç, insanın Allah’ı bilmesidir. Çün okıdun bilmezsin ha bir kurı emekdür Bu kadar okudun bilmezsin, bu bir kuru emektir. Okıdum bildüm dime çok tâat kıldum dime Okudum bildim deme, çok ibâdet ettim deme Eri Hak bilmez isen abes yire yilmekdür Allah’ı bilmediysen, boş yere koşmuş olursun.
Dört kitâbun ma’nâsı bellüdür bir elifde Dört kitabın anlamı açıktır bir elifte Sen elifi bilmezsin bu nice okımakdur Sen elifi bilmezsin, bu nasıl okumaktır. Yigirmi dokuz hece okısan ucdan uca Yirmi dokuz heceyi baştan başa okusan Sen elif dirsin hoca ma’nâsı ne dimekdür Sen yine elif dersin hoca, bunun anlamı nedir?
Yûnus Emre dir hoca gerekse var bin hacca Yûnus Emre der hoca, gerekirse bin kere hacca git. Hepisinden eyüce bir gönüle girmekdür Bütün bunlardan iyisi gönül kazanmaktır. Başlangıcı tam olarak belirlenemeyen ancak miladî XI. yüzyıla kadar devam eden bir dönemi kapsamaktadır.
Sınırları kesin olmamakla birlikte Orta Asya bozkırlarında yayılmış olduğu söylenebilir. Bu dönemde, bilinen tarih içinde Göktürk ve Uygur devletlerinin özellikle yazılı metin bakımından zengin bir miras bıraktıkları gözlenir. Dil ve üslûp bakımından sade, samimi, açık anlatım tercih edilmiştir. Yakın kültürlerin etkileri daha çok Uygur döneminde görülür. Bu etki, Uygurların Budizm ve Maniheizm inançlarını benimsemesi dolayısıyladır.
Yorumlar
Yorum Gönder